Oldukça ciddi iddiaya göre; Yerleşen 20 bin kişiden 4 bini sözlü sınav olmasa atanacakken atanamamışlardır.
Bu yaklaşımın kabul edilmesi mümkün değildir. Bu açıklamaya göre;
20 bin kişinin 4 bini elenmiştir. Yani yerleşen 20 bin kişiden 4 bini sözlü sınav olmasa atanacakken atanamamışlardır.
Sayın Tekin kul hakkı nedir bilir misiniz? O dillerden düşmeyen kul hakkı tam da budur. 4 bin adayın hakkına girilmiştir. Kaldı ki dediğiniz gibi güvenlik soruşturmasına takılan aday varsa bu ayrı bir konudur ve adayın bundan haberdar olma hakkı vardır. Oysa ki kimsenin haberi yoktur.
BUNLARIN HAKKINI KİM TESLİM EDECEK
Güvenlik soruşturması gerekçesi ile alınmayan öğretmenlere dahi gerekçesini söylemek zorundaydınız. Güvenlik soruşturması bir belgedir kişi bilir aklanır ve de atanır. Bundan dahi kaçılan bir sistem kurulmuştur.
Hadi diyelim haklısınız; KPSS sınavına göre Batıya atanacakken Sözlü sınava göre doğuya atanmak zorunda kalan öğretmenlerin hakkını nasıl teslim edeceksiniz? Çünkü atamayı sözlü sınav puan üstünlüğüne göre yaptınız.
Yani KPSS den 90 alıp alanında birinci olan öğretmen sizin sözlünüzden düşük aldı diye doğu da çalışırken sözlü sınava en alttan girme hakkı kazanıp sözlüden yüksek alan ise batıda. Vicdanınız rahat mı? FETÖ ile mücadelenizi gerçekten önemseyip bir çok konuşmamda da takdir ettim. Bu noktada kim mücadele ederse yanında olmaya da hazırım. Ama haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır demeye devam ediyorum ve bir çok konuda olduğu gibi Sözlü Sınav ile öğretmen alımında da haksızlık yaptınız, yapıyorsunuz. Yönetici atamalarında da aynı manzarayı yaşadı bu ülke. Kariyerin, liyakatin hiçe sayıldığı bir devri yaşadık eğitimde maalesef.
Bugünlerde de müfettiş alıyorsunuz sözlü ile…
Daha önce imzanızla atadığınız İl Teftiş Kurulu Başkanı daha birkaç gün önce FETÖ den tutuklandı. Peki onun talimatı ile yapılan soruşturmalar ne olacak? İstanbul’da 170 gündür ifadesi bile alınmayan Atatürkçü, demokrat, laik ve bilimsel eğitimi savunan öğretmenler açıkta. Bunların hakkını kim teslim edecek?
Sayın TEKİN Sözlü sınavı böyle savunmak doğru değil, bunu siz de çok iyi biliyorsunuz.
İnsanların haklarını teslim ediniz. Bunu yeni paralel yapılar oluşmasın diye yapınız. Bunu yeni lanet 15 Temmuzlar yaşanmasın diye yapınız. Bunu ülkemizin geleceği için yapınız…
Eğitim camiası sizden bunu bekliyor. İnsanları adeta ülkesine düşman pozisyona getirecek, ekmeğinden ve emeğinden edecek uygulamalardan kaçınınız. Ülke olarak bizim içerde ve dışarda zaten yeterince düşmanımız var. Yenilerini kendi elimizle yaratmayalım. Bu vatanını seven, doğrudan yana olan, haksızlık karşısında susmayan, laik, demokratik, bilimsel ve kamusal eğitim ile Atatürk devrimlerini her daim savunan bir eğitimciden tamamen samimi bir çağrıdır.
Maksut Balmuk
Kaynak: www.kamugundemi.com/