FED’in Eylül 2024 Kararı: Güçlü Bir Kesinti ve Piyasalara Etkisi

18 Eylül 2024’te Federal Reserve (FED), kısa vadeli faiz oranlarını yarım puan indirerek yüzde 5,25’ten 4,75’e çekti. Bu beklenen kesinti, ekonomik büyümeyi desteklemek amacıyla alındı, çünkü enflasyon yavaşlıyor ve iş gücü piyasası dengeli bir görünüme kavuşmuş durumda. Özellikle uzun süredir beklenen bu hamle, FED Başkanı Jerome Powell’ın “enflasyonun düşüşüne olan güven” mesajını güçlendirdi.

Kararın Ardındaki Gerekçeler

FED’in faiz indirimine gitmesindeki ana etken, iş gücü piyasasındaki güçlü performans ve enflasyondaki kademeli gerileme oldu. Powell, iş gücü piyasasının artık enflasyon üzerinde bir baskı oluşturmadığını belirtti. Bununla birlikte, iş gücü arz-talep dengesinde iyileşme olduğunu, maaş artışlarının uzun vadede daha sürdürülebilir seviyelere gerilediğini vurguladı.

FED, işsizlik oranının tarihsel olarak düşük seviyelerde kalmaya devam ettiğini belirtti. Ancak, FED kararlarının ekonomik etkilerinin genellikle bir gecikme ile hissedildiğini belirten Powell, bu nedenle gelecekteki faiz indirimlerinin hızının daha temkinli olabileceğini dile getirdi.

Piyasalar ve Tüketici Üzerindeki Etkileri

Bu yarım puanlık faiz kesintisi, özellikle tüketici harcamalarını artırmaya yönelik olumlu bir adım olarak değerlendirildi. Otomobil ve konut satışları gibi faiz oranlarına duyarlı sektörlerde canlanma bekleniyor. Özellikle 30 yıllık mortgage faizlerinin yüzde 6’nın altına düşmesi, konut piyasasında talebi artırabilir.

Ancak bu kararın negatif bir tarafı da var. Tasarruf sahipleri, mevduat faizlerinin düşmesi nedeniyle daha düşük getiri elde edecekler. Bu durum özellikle sabit gelirli bireyleri etkileyebilir. Ayrıca, emeklilik fonları gibi uzun vadeli yatırımlar, daha düşük tahvil getirileri nedeniyle ek fonlama gereksinimi duyabilir.

FED’in Gelecek Adımları ve Ekonomik Beklentiler

Powell, ilerleyen süreçte daha fazla faiz indirimi yapılabileceğini belirtti, ancak her adımın dikkatle atılacağını vurguladı. Bu yıl içinde daha fazla indirim yapılması beklenirken, ekonominin genel gidişatının bu kararları şekillendireceği öngörülüyor.

Özellikle yatırımcılar ve piyasa analistleri bu kesintiyi pozitif karşılamış durumda. Küçük ölçekli hisse senetlerinin yer aldığı Russell 2000 endeksi yüzde 1,6’lık bir artış kaydederken, Dow ve S&P 500 gibi ana endekslerde de hafif yükselişler yaşandı. Ancak bazı eleştirmenler, bu kesintinin verilerden ziyade piyasa baskısına dayalı bir karar olduğunu savunuyor.

Sonuç olarak, FED’in güçlü faiz kesintisi, ekonomik büyümeyi teşvik etmeyi hedeflerken, Powell ve ekibinin daha temkinli bir yaklaşımı tercih edeceği sinyalleri piyasaları dikkatli olmaya yönlendiriyor.

Kaynaklar: Federal Reserve, Kiplinger