MEB Bakanı İsmet Yılmaz geçen günlerde ortaöğretime geçişte uygulanacak yeni sisteme ilişkin açıklamalarda bulunmuştu. Detayları netleşmemiş olmakla birlikte ana hatlarıyla önümüzde bir sistem mevcut. Bugün tartıştığımız yeni değişiklik maalesef toplumsal bir talebe ve ihtiyaca yaslanmıyor. Değişiklik, Cumhurbaşkanı’nın yaptığı yanlış müdahaleye Cumhurbaşkanı’nın varsa eğitim danışmanları, bürokrasi, MEB ve daha da hazini STK’lar dahil olmak üzere kamuoyu destek verince bir zorunluluk olarak önümüze geldi. Peki, Cumhurbaşkanı hangi gerekçeleri ileri sürerek müdahale etmişti, bu gerekçeler şimdi yapılan düzenlemeyle ne tür çözümlere bağlanmışlar?
KEYFE KEDER ÇÖZÜMLER
Bir işe başlarken veya son verirken nasıl yol aldığımıza dikkat etmiyoruz. O yüzden bizde çoğunlukla bir düzenlemeyi mümkün kılan gerekçeler aynı düzenlemeyi kaldırmanın mazereti oluyor. Bugün getirilen ‘Mahalli Yerleştirme Sistemi’ için dile getirilen gerekçelerin tümü TEOG için dile getirilmişti ve TEOG kaldırıldığında yine bu gerekçeler kullanıldı. Maksat sanki meseleyi çözmek değil de çözüyor gibi yapmak. Zira doğru, makul ve kimsenin itiraz etmeyeceği şeyleri ileri sürüyoruz ve bu ileri sürmenin kendisinin çözüm olduğuna kendimizi inandırıyoruz. Oysa eşitliği istemek veya eşitliğin olmadığını dile getirmek eşitliğin hayata aktarılmasına ilişkin sistemik bir düzenleme yaptığımız anlamına istanbul escort bayan gelmez. Öğretmen Strateji Belgesi’nde de aynı durumla muhatap kılınmıştık. Sorunlar tespit edilmiş ancak çözümler için laf ola beri gele kabilinden şeyler sunulmuştu. Soruna çözüm üretmek yerine çözüm olduğu var sayılan birtakım düzenlemeler işe koşuluyor. Zaten sorgulayıcı bürokratik bir yapımız olmadığı gibi sorgulayan bir kamuoyundan da yoksunuz. O yüzden sorunlarımız kronik, çözümlerimiz sorundan bağımsız keyfe keder oluyor. Şimdi tüm ayrıntısına henüz vakıf olmadığımız yeni sistemi MEB Bakanı’nın açıklamalarından hareketle, Cumhurbaşkanı’nın gerekçelerini de unutmadan, değerlendirmekte fayda var.
SÜREÇ NASIL BAŞLADI?
Cumhurbaşkanı TEOG’a ilişkin tartışmayı başlattığında eve yakın okuldan, etüt-dershanelerden bahsetti ve bunlar üzerinden sınavı suçladı. Başbakan bu ateşe körükle gitti ve sınavın kaldırılacağını, herkesin istediği okula gideceğini söyledi. Cumhurbaşkanı’nın açıklamalarından bir hafta evvel İstanbul’da basın mensuplarına TEOG’un nasıl adil, önemli ve yerinde bir sistem olduğunu anlatan MEB Bakanı, Cumhurbaşkanı’nın açıklamasıyla sistemin sıkıntılı olduğunu ve mutlaka değiştirileceğini belirtti. Gerekçe olarak da öğrencilerin evlerinden uzak okullara gittiği, bunun gereksiz masrafa, şehir içi ulaşımda aksaklığa, öğrenciler için fiziksel-psikolojik yorgunluğa neden olduğu söylendi. TEOG’un zaten stres oluşturduğunu, yorumlama ve eleştirel düşünmeye engel olduğu dile getirildi. Gereksiz ve lüzumsuz bir paralel eğitim sektörüne neden olduğu ve buna engel olunması için kaldırılacağı belirtildi.